Gribal enfeksiyonda yatak istirahatinin yanı sıra, belirtileri hafifletmeye yönelik tedaviler uygulanabilir. Örneğin; ateş düşürücü ilaçlar ve kas veya eklem ağrılarını gidermek amacıyla ağrı kesicilerden yararlanılabilir. Normal sağlıklı bireylerde yatak istirahati ve bol sıvı alımı yeterli olmaktadır. İşte grip hakkında bilmeniz gerekenler.
Grip tedavisinde yapılan sık hata antibiyotik kullanımının grip üzerinde etkili olacağının düşünülmesidir. Ama antibiyotikler bakteriler üzerinde etkili oldukları için grip tedavisinde hiçbir yarar sağlayamazlar. Üstelik faydadan çok zarar verebilirler. Solunum sistemimiz ve mide bağırsak sistemimiz bünyesinde birçok yararlı bakterileri de barındırır. Gereksiz yere kullanılan antibiyotikler ise yararlı bakterileri yok edebilir. Bunun sonucunda virüsler vücudumuza daha kolay girebilir ve çeşitli hastalıklara neden olabilir. Dolayısıyla, antibiyotikler hiçbir zaman hekim önerisi olmadan alınmamalıdır.
Normalde kendi kendine iyileşebilen basit griplerin yanında, daha ağır hatta bazen can alan gripler de vardır. Gribin ağır geçtiği, bazen ölüme sebep olduğu çeşitlerinin çoğunda hastalık bronşlara ve akciğerlere yayılmış olur. Bu ağır vakalarda kişi soluk almada zorlanır, nabzı zayıflar, 39-40 dereceye çıkan yüksek ateşi olur, kuru öksürüğü, baş ağrısı, şiddetli kas ve eklem ağrısının yanında ishal, ve bulantısı da olur. Gribin bu ağır çeşidi yaşlılarda, küçük çocuklarda, kronik bir solunum hastalığına (verem gibi) tutulmuş olan kişilerde, kalp sorunu olanlarda ve hamilelerde can kaybına neden olabilir.
Grip, sonbahar ve kış mevsiminde en sık görülen sağlık sorunlarından biri olarak kabul edilir ve dikkat edilmediğinde ciddi sorunlara yol açabilir. Enfeksiyon, ilerlerse ve iyi tedavi edilmezse larenjit, farenjit, sinüzit ve orta kulak iltihabına dönüşebilir. Sonbahar ve kış aylarında çocuklarda görülen orta kulak iltihaplarının yaklaşık yüzde 30-35' inin nedeni budur. Daha ilerlerse zatürre, menenjit, beyin ve kas iltihabı gibi yaşamı tehdit eden veya ölümle sonuçlanan hastalıklar da ortaya çıkabilir. Bu nedenle, özellikle risk grubundaki kişilerin salgın mevsiminden önce grip aşısı yaptırmaları şiddetle önerilir.
Soğuk hava ve kış mevsiminin gelmesiyle özellikle kalp hastalarının biraz daha dikkatli olması gerekir. Çünkü soğuk havalar kalp hastalarının ciddi sağlık problemleriyle karşı karşıya kalmasını tetikleyebilir. Özellikle soğuk havalarda vücut ısısını düzenlemek için kalp daha ağır bir yük altına girer. Bazen soğukla birlikte kalp damarlarında spazm (büzüşme) ve ardından kalp krizi gelebilir. Bundan dolayı kalp hastalarının özellikle soğuk havalarda sıkı giyinmeleri ve soğuktan korunmaları gerekmektedir. Ayrıca kalp yetmezliği nedeniyle tedavi altında olan ve bünyesi zayıflamış olan kişi, soğuk havanın tetiklediği bir enfeksiyon sonucunda normal insanların daha rahat iyileştiği durumda can kaybına neden olabilecek tehlikelerle karşı karşıya kalabilir. Kalp sorunu olanların grip ilacı kullanırken de dikkatli olması gerekir. Burun tıkanıklığı, için kış aylarında sıklıkla verilen ilaçlardan bazıları yüksek tansiyona, ritim problemlerine ve halta kalp krizine yol açabilecek şekilde tehlike yaratabilir.
Grip ile nezle, ayrı rahatsızlıklar olmasına karşın, birbirine karıştırılır ve genelde aynı hastalık zannedilir. Nezle, ateş yükselmeden hafif kırgınlık, burun akıntısı ve boğaz ağrısı ile kendini gösteren ve yatak istirahatı gerektirmeyen bir hastalıktır. Oysa grip ateş, öksürük, baş ağrısı, halsizlik ve kas ağrıları ile seyreden bir virüs hastalığı olarak bilinir. İster çok sağlıklı ve düzenli beslenin, ister spor yaparak vücudunuzu zinde tutun, grip virüsü sizi de hasta yapabilir. Gripten korunmanın yolu, hastalığı iyi tanımaktan geçer.
Hapşırırken yayılan virüsler 4 saat canlı kalır. Bu nedenle özellikle kalabalık ortamlarda hem kendinizi korumak hem de etrafınızdakileri riske atmamak için öksürüp, hapşırırken mutlaka ağzınızı ellerinizle değil, kolunuzla veya kağıt mendille kapatın. Tek kullanımlık kağıt mendilleri hemen çöpe atın.
İnfluenza (grip), respiratuar sinsisyal virüs, boğmaca ve ağır akut solunum sendromu gibi diğer ciddi solunum hastalıklarının yayılması öksürük, hapşırma veya kirli ellerin temasıyla kolaylaşır.